Kullandığınız dezenfektanı nasıl seçiyorsunuz?

Ticari kaygılar ile oluşturulmuş, teknik gerçeklerden uzak mitler ya da konuyu herkes tarafından anlaşılır hale getirmek adına basite indirgenirken niteliğini kaybeden özetler prosesiniz için başarılı bir dezenfektan seçmeyi zorlaştırabilir. Tercihi etken madde oranları ve fiyata indirmek ise asla yeterli değil. Unutmamak gerekir ki patojenlerle mücadele başlı başına bir bilim dalıdır ve operasyonunuz için doğru dezenfektanları seçmek yeterli donanıma sahip olmayı hak edecek kadar önemli bir konudur.

Söz konusu enfeksiyon kontrolü olduğunda yanlış bir tercih yapmanın en kötü yanı, biyogüvenliğin kritik kontrol noktalarını delen bir yanlış bir güven hissi yaratmasıdır. Bu da üretiminizi ciddi şekilde tehlikeye atabilecek patojenlere açık hale getirir.

Bir dezenfektanın içerisinde ne var?

Germisit kimyasallar, litaratürde yer aldığı üzere aktif madde olarak (sodyum hipoklorit, formaldehit vb.) veya kombinasyonlar halinde de ticari isimleri ile satışa sunulabilirler. Kombinasyon dahilinde üretilen dezenfektanlar çevre koşullarının olumsuzluklarında en az şekilde etkilenecek (sert su, uygun olmayan pH gibi), en yüksek temas süresini sağlayacak, aktif maddenin yaratabileceği korozyonları en aza indirgeyecek ve maksimum başarıyı temin edebilecekleri sinerjistikler kullanılarak formüle edilir.

Laboratuvar ortamında tatmin edici sonuçlar sunan bir dezenfektan saha koşullarında beklentileri karşılamayabilir. Bir ürünün en çok nerede kullanıldığı (yeme-içme sektörü, gıda üretim tesisleri veya hayvancılık tesisleri gibi) ne amaçla tasarlandığı hakkında bilgi verebilir.

Aktif maddelerden fazlası

Etkinlik hakkında fikir sahibi olmak için etken maddeleri oranlarını kıyaslamak yanıltıcıdır. Ürünün saha koşullarında göstereceği performans içerik bilgisinde yazanlar kadar yazmayan yardımcı maddelere de bağlıdır.

Hangi organizma ile mücadele ediliyor?

Ruhsatlama sürecinde ürünün etki spektrumunu tanımlamak (bakterisi, virüsit vb.) için indikatör mikroorganizmalar kullanılır. Satın alınacak ürünün yaptığınız iş için endişe verici patojenlerde tatmin edici bir performans verip vermediğinden emin olmak önemlidir. Bu amaçla üretici firmanın sunacağı etkinlik çalışmaları göz önünde bulundurulabilir.

Mikroorganizmalar kimyasallara dayanıklılık anlamında geniş farklılar gösterir. Dezenfektanlara karşı direnç mekanizması organizmaya özeldir. Örneğin, sporlar dezenfektanlara karşı dayanıklıdır çünkü üzerlerindeki korteks bariyer görevi görür, mycobacteria mumsu hücre duvarı sayesinde dezenfektanların girişini engeller, gram-negatif bakteriler bariyer etkisine sahip dış membranları ile direnç gösterirler. Tüm dezenfeksiyon ve sterilizasyon stratejilerinde en dayanıklı mikrobiyal popülasyona etkili dilüsyon ve maruziyet süresi dikkate alınmalıdır. En dayanıklı mikroorganizma tipini yok etmek için (bakteriyel sporlar gibi) kullanıcılar uygun konsantrasyon ve temas süresini dikkate almalıdır. Prionlardan sonra, bakterial sporlar germisitlere en yüksek direnci gösteren canlılardır. Onları coccidia (Cyrptosporidium gibi) mycobacteria (tuberlculosis), nonlipid ve küçük virüsler (örneğin poliovirüs ve coxsackievirus), funguslar (örneğin Aspergillus ve Candida), vejetatif bakteriler (örneğin Staphylococcus ve Pseudomonas) ve lipid orta büyüklükteki virüsler (herpes ve HIV) takip eder.

Organik madde ve biyofilm varlığı neden önemlidir?

Organik artıklar dezenfektanların aktivitesini düşürür. Genellikle, düşüş kendini organik madde ve dezenfektan arasında gerçekleşen reaksiyon sonucunda mikroorganizmalar üzerinde etkisiz veya daha düşük etkili kompleks moleküllerin oluşumu şeklinde ortaya çıkar.  Özellikle iyot ve klor molekülleri bu etkileşime oldukça yatkındır. Aynı zamanda organik madde dezenfektanların mikroorganizmalara saldırısını etkileyen bir fiziksel bariyer haline de gelebilir.

Biyofilm, yüzeyde kendiliğinden meydana gelen ekstraselüler polimerik matriks yapıda bakteriyel oluşumlardır. Bu yapılar dezenfektan ve antibiyotiklere karşı daha yüksek yaşam gücü ve dirence sahiptir. Salmonella ve Campylobacter gibi gıda kaynaklı hastalıklara neden olan çeşitli organizmalar bu yapıyı oluşturabilme potansiyeline sahiptir. Mikroorganizmalar kalın hücre duvarı kalıntıları veya biyofilm tarafından dezenfektanlardan korunabilir. Biyofilm içerisindeki bakteriler aynı süspansiyon içerisindeki diğerlerine göre dezenfektanlara 1.000 kat daha dayanıklıdır.

Tüm bunlar göz önüne alındığında saha koşullarında dezenfektanların organik madde varlığında etkisi ve biyofilmi parçalama veya farklı mekanizmalar ile biyofilm içerisine etkime gücü doğrudan etkinliği arttıracaktır.

Temas süresi ihtiyacını karşılamak

Temas süresi, dezenfektanın belirli bir patojen öldürülmesi veya etkisiz hale getirmesi için ihtiyaç duyduğu süredir. Dezenfektanların temas süreleri 15 saniye ila 10 dakika arasında değişebilir. Ne var ki temas süresi dezenfektan formülüne spesifik değildir. Temas süresi ihtiyacını aynı anda değiştiren ve zaman zaman birbirlerine bağlı olabilen koşullar söz konusudur.

Dezenfekte edilecek ekipman ve yüzeylerin hava boşlukları kalmadan istenen temas süresi boyunca solüsyona maruz kalması sağlanmalıdır. Çoklu araştırmalar, düşük düzey dezenfektanların, vejetatif bakteriler (listeria, coli, Salmonella gibi), mayalar (Candida gibi), mycobacteria (tüberküloz gibi) ve virüsler (poliovirüs gibi) üzerinde minimum temas süresini 30-60 dakika olarak göstermiştir.

İhtiyaç duyulan süre üretici firmalar tarafından belirtilir. Genel itibari ile daha uzun maruziyet süresi sağlamanın dezenfeksiyon başarısını arttırdığı bilinmelidir. Temas süresi ihtiyacının nisbeten uzun olduğu aktiflerde (glutaraldehit gibi) daha iyi deterjansılık ve köpük formunda uygulama fonksiyonu faydalı olacaktır.

Materyal ile uyumluluk

Dezenfektanlar etki mekanizmaları gereği korozyona hatta materyalin nitelik kaybına neden olabilir. Örneğin kostik (sodyum hidroksit), alüminyum gibi yumuşak metaller ile sodyum hipoklorit demir ve çinko ile doğrudan reaksiyona girer ve bu gibi malzemelerin yapısını bozar.

Korozyona oluşumunu engellemek veya azaltmak için korozyon inhibitörleri de formülasyonun bir parçası olarak yer almalıdır.

Uygulama kolaylığı ve güvenliği

Dezenfektanların uygulanırken aeresol hale gelmeleri çoğu durumda kaçınılmazdır. Tüm dezenfeksiyon uygulamaları için maske ve koruyucu giysilerin kullanılması bir zorunluluk olsa da uygulama sonrasında ortamda bırakacağı rezidüler göz önünde bulundurulmalıdır.

Birim etken madde değil başarının maliyetini hesaplayın

Bir dezenfektanın başarısı içerisindeki etken maddelerin miktarı ile korelasyon göstermeyebilir. Bir bidon içerisindeki sıvıyı değil yüksek hijyen getirisini satın almaya odaklanmak ve maliyetler ile ilgili kurguyu bunun üzerine konumlandırmak suretiyle başarıya ulaşmanın çok sayıda koşulundan ilkini karşılamış olabilirsiniz.

YUKARI